Mimaride Enstalasyon Kavramı
Enstalâsyon diğer adıyla yerleştirme , geleneksel sanat eserlerinden farklı olarak, çevreden bağımsız bir sanat nesnesi içermeyip belirli bir mekân için yaratılan, mekânın niteliklerini kullanarak irdeleyen ve izleyici katılımının temel bir gereklilik olarak ele alındığı bir sanat türüdür. Mekân odaklı bir sanat türü olması mimari ile ilişkilendirilebilir olması açısından önem gösterir. Kökleri kavramsal sanat ve hatta 20. yüzyıl başındaki Marcel Duchamp'ın hazır-yapımları ve Kurt Schwitters'e kadar giden enstalâsyon, çağdaş sanatta mimarlık ve performans dışında birçok başka görsel sanat disiplininden de destek alan hibrid bir tarzdır. Mekân ile birlikte ve mekanı kullanarak yapılan izleyici ya da ziyaretçi katılımı bu sanat türünde ön plandadır. Mekân ve nesne ilişkisi içerisinde olduğu sürece kapalı veya açık alanlarda yapılabilir. Bazı mimari enstalâsyonlar bir binayı ya da bina cephesini işaret ederken diğerleriyse iç mekanlarda farklı deneyimler yaratmayı amaçlar.
Yerleştirme tabiri önceleri sadece eserlerin sergilenme şekli, resimlerin duvara ne şekilde ve nasıl bir düzende sergileneceğini ifade etmek için kullanılıyordu. Zamanla galeri mekânının farkındalığı ile gelen ve sanat eserinin mekândan bağımsız gözlenemeyeceği/tecrübe edilemeyeceği fikriyle birlikte yerleştirme şekli ve mekân ön plana çıkmaya başlamıştır. Uygulanması aşamasında sanat eserinin sergileme veya gösterim aşamalarını vurgulayan enstalâsyon; resim, video, heykel ve ışık vs. gibi sanat malzemesi olarak kullanabileceğimiz her türlü malzemenin kullanımına olanak sağlar. Bu sanat türü farklı materyallere olanak sağlaması nedeniyle sadece göze değil insanın farklı duyularına da hitap etmektedir.
Günümüz enstalâsyon performanslarında günlük ve doğal malzemelerin yanı sıra video, ses, performans, bilgisayarlar ve internet gibi materyaller de kullanılmaktadır. Önceleri radikal bir sanat yaratım biçimi olarak çıkan yerleştirme sanatı, 1980'lerden itibaren müzeler ve galeriler tarafından tamamen kabul görmüştür. 20. yüzyıl sonlarında baskın bir sanat türü olmuştur. Günümüzde de bu özelliğini korumaktadır.
Enstalâsyon sanatı, doğa, doğal ve insan, yapay arasında bağlantı kurulmasına olanak sağlamaktadır. Enstalâsyon sanatının, günümüzde sadece görsel hayranlık ve sanat zevki dışında daha birçok işlev ve amacı vardır. Bu tür çalışmalar ile edebiyat, tarih, ekonomi, ekolojik sorunlar, açlık, kuraklık, savaş, dönem şartları, insanlığı olumlu olumsuz etkileyen olaylar gibi aklımıza gelebilecek her türden güncel konun işlenebildiği bir özelliğe sahiptir. Enstalâsyon sanatçılarının eserlerinin geneli bir düşünceyi barındırmaktadır. Neredeyse hepsinin bir kavramdan yola çıktığı görülebilmektedir. Ayrıca bu sanatın yapıldığı kentlerde enstalâsyon eserleri kentin sembolü olabildiği gibi kentin belleğinde de yer edinir.
Ventricle
Ülkemizde enstalâsyon sanatçıları zamanla artmakta ve bu alana yönelimler yoğunlaşmaktadır. Kent içerisinde ve meydanlarda karşımıza çıkan figüratif heykeller, sokaklarda bina aralarına asılan renkli ışıklar, renkli şemsiyeler gibi örnekler giderek çoğalmaktadır. Bunun yanı sıra enstalâsyon alanına dair dünyaca ünlü birçok enstalâsyon sanatçısı ülkemize gelerek eserlerini burada sergilemektedirler.
Dramatic LED Light Tunnel
Dünyaca ünlü enstalâsyon sanatçıları arasında James Turrell, Walter de Maria, Yayoi Kusama, Christo, Edoardo Tresoldi, Robert Smithson, gibi sanatçılar yer almaktadır. Ülkemizde bilinen enstalâsyon sanatçıları arasında ise Erdağ Aksel, Canan Berdağ, Selim Birsel, Ayşe Erkmen, Ahmet Öktem, Serhat Kiraz gibi birçok sanatçı enstalâsyon sanatının öncüleri arasında yer almaktadır. Günümüzde enstalasyon sanatı ile ilgili birçok yeni sanatçı ortaya çıkarak kavramsal sanat projelerini sürdürmektedir.
KAYNAKÇA Mimdap.org Wikipedia.org